Paşa Dedenizin Köşkü Gibi Sarı Köşk'te Akşam Yemeği !
Sarı Köşk'ün girişi |
Türk olmak biraz da bir kaç göbek önceden bir ''Paşa Dede'nizin'' olmasını gerektirir.Ben hiç aksiyle karşılaşmadım.Ya eskilerden gelen Paşa Dede'ler olur bu yoksa diğer popüler aforizmalardan ''Biz eskiden çok zengindik '' devreye girer.Ben de hepsinden var.
Pencerenin önünden bir görüntü |
O Paşa Dede'mizi hiç görmedim ama insan arada bir paşa paşa yemek yemek istemiyor değil.İşin içine boğaz girince fiyatlar ayyuka çıkar malum.Ama bu noktada dengeyi tutturabilmek adına İBB'nin de çok güzel mekanları bulunuyor bunlardan biri de Sarı Köşk.
Yemek yerken sizi bekleyen manzara |
Can'ım İstanbul Boğazı'nı sere serpe görebileceğiniz yegane yerlerden Sarı Köşk.Kuş yuvasını andıran mimarisi,dekorda kullanılan pastel tonları ile Lale Festivali zamanının dışında da gelinebilecek güzel bir alternatif.
Bir sıcak başlangıç klasiği; Güveçte kaşarlı karides |
Sarı Köşk ; 2 ana bölümden oluşuyor Cafe ve Restaurant olarak.Ben bir hafta sonu akşam yemeğine gitmiştim ancak internette araştırdıkça kahvaltısının da (galiba açık büfe) popüler olduğunu gördüm.Ayrıca ambiyansın güzelliğinden olsa gerek sünnet çocuğu mu ararsınız ? Gelin-damat mı bakarsınız ortam yıkılıyo !Cidden tablo gibi bir görüntü oluyor.
İstiridye mantarlı madalyon et |
Restaurant menüsü sade ve işlevli.Atraksiyonlu füzyon mutfağı değil de daha çok ambiyansa uygun geleneksel ve sade bir menü kullanılmış.Fiyat segmentine baktığımızda civar yerlere nazaran uygun denilebilecek bir aralıkta.
Yemekler ise lezzetli kaliteli malzeme ile doyurucu porsiyonlar ortaya çıkmış.Çalışanlar güler yüzlü ve yardımsever.Her daim sorunlarınıza yardımcı olmaya çalışıyorlar memnun kaldım.
Kendi kulvarında bir vazgeçilmez;Kızarmış dondurma |
Hele ki bahar da Lale Festivalinde gidip en kötü bir bardak çayını mutlaka içmeniz gereken keyifli bir yer Sarı Köşk.Bir de ailecek gidildiyse bol bol flashbackler içine girmeniz içten bile değil.
Okuduğunuz için teşekkür ederim :)
Yorumlar
Yorum Gönder