Zomato'da Başıma Gelenler !

Bilginin bilinmesi yetmez. Bilgi bilinmesi ile kalırsa eskir ve bence bir anlamı kalmaz.Ancak bilgi paylaştıkça değerlenir,çoğalır ve gelişir...

İnternet çağı bilginin paylaşılması ve ayrıştırılması için biçilmiş kaftan.Tabi kalifiye bilginin yanı sıra bilgi kirliliği de ayyuka çıkmış durumda.İnternet alemi çok yeni denetimler zayıf dört başı mağmur.

Günde onlarca GB video yükleme mecrası olan Youtube'ın bile denetimlerini yeni yeni bir düzene soktuğunu düşünürsek çokta şey yapmamak lazım...

Hani şey var ya dünya batsa iki sektör ayakta kalır yiyecek ve giyecek.

Tarihin her anında her bütçeye göre bir segmenti oldu olacakta.Durum böyle olunca internet üzerinden de en çok arananlar listesine de yiyecek ve giyecek dahil oldu.Şimdi moda herkesin kendine yakışanı giymesi olduğundan belki çok tartışmaya açık değildi ama yemek öyle mi?

Modanın lüksü varsa yemeğin de lüksü vardı elbet,modanın sofistike ince nüansları varsa yemenin de vardı... İşte hal böyle olunca bir gurme furyasıdır aldı yürüdü.

Bence yemek yorumlamak moda yorumlamaya göre daha bir kolay çünkü.Yani moda ile ilgili bir çok terminolojiye hakim bir dille yorum yapmak sizi söz sahibi yaparken yemek öyle değildi işte !

Çok sıkışınca mesela yaa ben bunu böyle beğeniyorumlar daha bir prim kazandırıyor çünkü.Hal böyle olunca da yeni bir gurme lobisi oluştu.Bunlar daha çok alaylı olan halkın içinden karmaşıklaştırmadan yalın dille yemek tavsiye edenlerdi.Ben işte onlardanım !

Gurme olmak güzel de kaç kişi Papermoon'da yemek yiyipte bunu aktarıp bundan prim kapabilirdi ki ?Gönüller zengin tamam da cüzdan durumu sallantıda hayat sonuçta...

Hal böyle olunca alaylı gurmeler için de  internette çeşitli mecralar açıldı işte bunlardan biri de Zomato ! Ben Yemek sepetinde mesela yorum yazardım önce siparişi verip sonra yorumlayabiliyorsunuz falan ancak bu moderatör çerçevesinde denetimli şekilde gerçekleşirdi hala da öyle.

Zomato'yu referans alıyorum bakıyorum ediyorum ama yazmak hiç aklıma gelmedi.Hazır dedim blog işlerine de bulaşmışken burada da tuzum bulunsun istedim.

Kayıt işlemlerini tamamlarken işlemler güzel bir dille ele alınmış ''gerek restoran gerekse kullanıcı yorumları denetime tabi olarak yayınlanır'' diye sonracıma Zomato'nun Ceo'sunun yolladığı otomatik bir kullanıcı maili var özetle ''iki elim kanda olsa bile benimle iletişime geç çekinme topraam'' modunda falan kımıl kımıl güzel.

Başladım yazmaya.Kötü yorum yapmaktan kaçınırım daha yumuşak uçlu yorumlar ''gelişime açık buralar'' falan hep benim telimden.Neyse gel zaman git zaman gittiğim ama gelişime açık gördüğüm bir yer hakkında yorum yapıyorum.Menülerinde ''Special'' olarak geçen sosise ''Marketten alınmış tatsız sıradan'' diyorum.

Vay !

Zaten bakıyorum restoran yorumlarına kötü yorum yapan bir babayiğit var bir de ben.İki gün sonra cevap geliyor. Ben nasıl onların ev yapımı ürününe marketten alınmış dermişim ? Yazılı bir özür yazmazsam bütün hukuki haklarını kullanacaklarmış? Ama tabi ben bütün düşüncelerimi beyan etmekte de özgürmüşüm !?

Vay !

Ben cevabı gereksiz gergin ve denetimsiz bulduğumdan önce Zomato Türkiye'nin Ceo'suna yazıyorum onun yolladığı samimi ve yardımsever otomatik mailden yüz bularak hem mailden hem de Twitter'dan.Bana dönen olmadı beş gün bekledim Zomato'nun genel mail adresine yazdım dönen yok.

Çok içerledim.Öyle böyle değil.Ben kalkıp senin databaseinde sevabına yazı yazayım öyle ya da böyle senin sitene bir yararım olsun.Bir rahatsızlığım olsun sana danışayım ''Neden?'' diyeyim sen beni yoksay ?

O restorana söyleyecek çok laflarım vardı ama yazmadım.Ekşi sözlük sağolsun Zomato başlığına girdim baktım hisseler kaptım...

Burada önemli olanın olumlu ya da olumsuz dönmeleri değil de benimle ilgilenmeyip dönmemeleri...

Sonuç? Zomato hesabımı sildim ve kapattım.Aynalama yapıyorum.Sezar'ın hakkı Sezar'a !

Net.

Okuduğunuz için teşekkür ederim:)