Çamlıca Tepesi'nden Seyredip İstanbul'a Bir Daha Aşık Olmak
Ne demiş Napolyon; '' Dünya bir ülke olsa başkenti İstanbul olurdu ! '' Milyonlarca kez haklı evet !
Üniversiteye on altı yaşımda başladım ve il dışında okudum, o zamana kadar bırak ailemden ayrılmayı evden dışarı dahi çıkmıyordum dolayısıyla çok masumane bir çerçeveden dünyaya bakıyordum. Bunlardan en masumca olanı '' İstanbul'un dışında bir yerde nasıl yaşıyorlar, denizsiz hayat nasıl mümkün olabilir ? '' Falan diye kendimce düşünüyordum. Evet gezdim, gördüm ama fikrimde çok bir değişiklik olmadı İstanbul ayrı bir şehir... Ve ben aşığım <3
Sevgili İstanbul'cuumun en eşsiz güzellikte ki yerlerinden biri de Çamlıca Tepesi ve benim orayı henüz görmemiş olmam ''Fecahat'' :) Ben biraz karmaşık yoldan gittim ama gitmek isteyenlere şimdi en basitinden tarif edeceğim. 129 T Bostancı-Taksim aracına biniyor ve Turistik Çamlıca Tesisleri durağında inip biraz yürüyorsunuz. Taksim en merkez ve en basit yol geliyor bana yerlisine de yabancısına da bulmak kolay. İlgili duraktan geçen hatların linkini aşağıya bırakayım da az sevap point yapayım fena mı ?
Turistik Çamlıca Tesisleri Durağında Geçen otobüsler
Yukarıda ki linke tıklayıp ardından ''Duraktan Geçen Otobüsler'' sekmesine tıklayın gerisi geliyor. Yalan yok yol biraz yokuş ve meşakkatli ama yolun sonunda kesinlikle buna değecek bir manzara sizi bekliyor.
Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesinde anlata anlata bitiremediği bir yer Çamlıca Tepesi tepeye varınca sebebini anlayabiliyorsunuz. Osmanlı zamanında da çok popüler olan tepeye dönemin padişahı Padişah Dördüncü Murat Seyahatname'de anlatıldığına göre halk için bir mesire alanı hazırlatmış kendi için ise Büyük Çamlıca Tepesi`nin Üsküdar`a bakan, batı eteklerinde bir köşk yaptırmış. Ayrıca Evliya Çelebi meşhur Seyahatname`sinde: "Büyük Çamlıca Mesiresi, göklere baş kaldırmış bir yüksek dağın tâ tepesinde idi. Orada padişahımız kendilerine mahsus `Cihan Bağı` adıyla bir büyük bahçe tanzim ettirdi diye anlatır. Anlaşıldığı üzere gerek halkın gerek ise Padişah'ın sosyal hayatının hatırı sayılır bir bölümü burada geçmekteymiş.
Çamlıca tepesinden ilham alınıp onlarca yazılan şarkılarda kendimi bulduğum beste ise;
Hicaz makamında Yesari Asım Arsoy'un bestesi: “Sazlar çalınır Çamlıca'nın bahçelerinde/ Bülbül sesi var şarkıların nağmelerinde...” Oldu, bu tepeye çıkıp da İstanbul'a tekrar tekrar aşık olmamak mümkün mü aman ki ne aman...
Çamlıca'nın tarihte ki yerinden kısaca bahsetmişken birazda coğrafi özellikleriden bahsetmek isterim. Boğaz İstanbul'un gerdanı ise Çamlıca'da tacıdır diye anonim bir söz buldum internette kesinlikle katılıyorum İstanbul'u bu denli panoramik görebilmenin böyle bir imkanı olduğunu bu kadar geç keşfettiğim için kendime sayısızca kızıyorum emin olun. Çamlıca tepesi deniz seviyesinden 268 metre kadar yüksekte sonbahar aylarında göçmen kuşların göç yollarının net bir şekilde izlenmesinden dolayı kuş gözlemcilerinin mevsimsel mekanı. Ayrıca yine panoramik ve harika manzarasından dolayı ressamlar, doğa ve düğün fotoğrafçıları çamlıca tepesinin müdavimlerinden.
Çamlıca tepesinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne ait hem kafeterya hem de restaurant bulunmakta. Osmanlı dokunuşlarının buram buram koktuğu mimarisi ve iç dekorasyonu harika. Yazın asırlık çamların altında çayınızı yudumlarken kışın bu mekanlarda arkadaşlarınızla sohbet edebilir, ailenizle yemek yiyebilirsiniz.
Havası çok temiz doğu, batı, kuzey, güney kafanızı nereye çevirseniz her yer İstanbul ben o kadar şaşırdım ki bu güzellik karşısında o kadar büyülendim ki oturduğum yere çakılıp kaldım ve ne yalan söyleyeyim iyi poz yakalamak için tırmalamaktansa oturduğum yerden resimler çekip o anı yaşadım ya da ayaklarım tutmadı büyülendim de diyebilirim İstanbul sevgim bir kara sevda oldu artık...
Tavsiyem hafta sonu çok kalabalık ve can sıkıcı olabileceğinden mutlaka hafta içi sabah saatlerinde gitmeniz olacaktır ben çarşamba günü saat on üç civarı gittim bun rağmen hafif kalabalıktı. Her yer mıç mıç insan olunca kuş sesleri duyulmaz bu seyir tepesi zevki çıkmaz bence.
Çamlıca Sosyal Tesisleri Kafeteryası'na gelincee...
Ben İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sosyal Tesislerini her zaman başarılı buluyorum fiyat-kalite-hijyen dengesi her zaman çıtayı yüksekte tutuyor ancak bu sefer beğendiğim ve beğenmediğim şeyler oldu paylaşmak istedim.
Ağaçların altında manzaraya karşı çayınızı yudumlamak istiyorsanız kafeterya bölümünden faydalanmanız lazım alan çok geniş koskocaman yan yana pizzacılar, tatlıcılar, kumpirciler ve gözlemeciler var. Öncelikle kasaya gidip siparişinizi vermeniz ve fiş almanız lazım. Sonrasında elinizde fişle siz self-servis ürünleri seçiyorsunuz. Her bir ürün farklı yerde olduğundan fişe her bir yer farklı bir damga vuruyor çok eğlenceli buldum. Ürünler taptaze ve genel olarak çok lezzetli fiyatlar ise harika ! Hamburger sekiz lira, pasta altı lira, ekler ve sütlü tatlılar beş lira, kumpir dokuz lira ve gözleme üç lira gibi aşırı uygun fiyatlar söz konusu Biz üç kişi tıka basa, tatlı, tuzlu sıcak-soğuk içecek aldık ve elli lira ödedik ki yani başka yerde aynı şeyleri alsam abartmıyorum yüz liradan aşağı tutmazdı belki de daha çok !
Üniversiteye on altı yaşımda başladım ve il dışında okudum, o zamana kadar bırak ailemden ayrılmayı evden dışarı dahi çıkmıyordum dolayısıyla çok masumane bir çerçeveden dünyaya bakıyordum. Bunlardan en masumca olanı '' İstanbul'un dışında bir yerde nasıl yaşıyorlar, denizsiz hayat nasıl mümkün olabilir ? '' Falan diye kendimce düşünüyordum. Evet gezdim, gördüm ama fikrimde çok bir değişiklik olmadı İstanbul ayrı bir şehir... Ve ben aşığım <3
Sevgili İstanbul'cuumun en eşsiz güzellikte ki yerlerinden biri de Çamlıca Tepesi ve benim orayı henüz görmemiş olmam ''Fecahat'' :) Ben biraz karmaşık yoldan gittim ama gitmek isteyenlere şimdi en basitinden tarif edeceğim. 129 T Bostancı-Taksim aracına biniyor ve Turistik Çamlıca Tesisleri durağında inip biraz yürüyorsunuz. Taksim en merkez ve en basit yol geliyor bana yerlisine de yabancısına da bulmak kolay. İlgili duraktan geçen hatların linkini aşağıya bırakayım da az sevap point yapayım fena mı ?
Turistik Çamlıca Tesisleri Durağında Geçen otobüsler
Yukarıda ki linke tıklayıp ardından ''Duraktan Geçen Otobüsler'' sekmesine tıklayın gerisi geliyor. Yalan yok yol biraz yokuş ve meşakkatli ama yolun sonunda kesinlikle buna değecek bir manzara sizi bekliyor.
Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesinde anlata anlata bitiremediği bir yer Çamlıca Tepesi tepeye varınca sebebini anlayabiliyorsunuz. Osmanlı zamanında da çok popüler olan tepeye dönemin padişahı Padişah Dördüncü Murat Seyahatname'de anlatıldığına göre halk için bir mesire alanı hazırlatmış kendi için ise Büyük Çamlıca Tepesi`nin Üsküdar`a bakan, batı eteklerinde bir köşk yaptırmış. Ayrıca Evliya Çelebi meşhur Seyahatname`sinde: "Büyük Çamlıca Mesiresi, göklere baş kaldırmış bir yüksek dağın tâ tepesinde idi. Orada padişahımız kendilerine mahsus `Cihan Bağı` adıyla bir büyük bahçe tanzim ettirdi diye anlatır. Anlaşıldığı üzere gerek halkın gerek ise Padişah'ın sosyal hayatının hatırı sayılır bir bölümü burada geçmekteymiş.
Çamlıca tepesinden ilham alınıp onlarca yazılan şarkılarda kendimi bulduğum beste ise;
Hicaz makamında Yesari Asım Arsoy'un bestesi: “Sazlar çalınır Çamlıca'nın bahçelerinde/ Bülbül sesi var şarkıların nağmelerinde...” Oldu, bu tepeye çıkıp da İstanbul'a tekrar tekrar aşık olmamak mümkün mü aman ki ne aman...
Çamlıca'nın tarihte ki yerinden kısaca bahsetmişken birazda coğrafi özellikleriden bahsetmek isterim. Boğaz İstanbul'un gerdanı ise Çamlıca'da tacıdır diye anonim bir söz buldum internette kesinlikle katılıyorum İstanbul'u bu denli panoramik görebilmenin böyle bir imkanı olduğunu bu kadar geç keşfettiğim için kendime sayısızca kızıyorum emin olun. Çamlıca tepesi deniz seviyesinden 268 metre kadar yüksekte sonbahar aylarında göçmen kuşların göç yollarının net bir şekilde izlenmesinden dolayı kuş gözlemcilerinin mevsimsel mekanı. Ayrıca yine panoramik ve harika manzarasından dolayı ressamlar, doğa ve düğün fotoğrafçıları çamlıca tepesinin müdavimlerinden.
Çamlıca tepesinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne ait hem kafeterya hem de restaurant bulunmakta. Osmanlı dokunuşlarının buram buram koktuğu mimarisi ve iç dekorasyonu harika. Yazın asırlık çamların altında çayınızı yudumlarken kışın bu mekanlarda arkadaşlarınızla sohbet edebilir, ailenizle yemek yiyebilirsiniz.
Havası çok temiz doğu, batı, kuzey, güney kafanızı nereye çevirseniz her yer İstanbul ben o kadar şaşırdım ki bu güzellik karşısında o kadar büyülendim ki oturduğum yere çakılıp kaldım ve ne yalan söyleyeyim iyi poz yakalamak için tırmalamaktansa oturduğum yerden resimler çekip o anı yaşadım ya da ayaklarım tutmadı büyülendim de diyebilirim İstanbul sevgim bir kara sevda oldu artık...
Tavsiyem hafta sonu çok kalabalık ve can sıkıcı olabileceğinden mutlaka hafta içi sabah saatlerinde gitmeniz olacaktır ben çarşamba günü saat on üç civarı gittim bun rağmen hafif kalabalıktı. Her yer mıç mıç insan olunca kuş sesleri duyulmaz bu seyir tepesi zevki çıkmaz bence.
Çamlıca Sosyal Tesisleri Kafeteryası'na gelincee...
Ben İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sosyal Tesislerini her zaman başarılı buluyorum fiyat-kalite-hijyen dengesi her zaman çıtayı yüksekte tutuyor ancak bu sefer beğendiğim ve beğenmediğim şeyler oldu paylaşmak istedim.
Ağaçların altında manzaraya karşı çayınızı yudumlamak istiyorsanız kafeterya bölümünden faydalanmanız lazım alan çok geniş koskocaman yan yana pizzacılar, tatlıcılar, kumpirciler ve gözlemeciler var. Öncelikle kasaya gidip siparişinizi vermeniz ve fiş almanız lazım. Sonrasında elinizde fişle siz self-servis ürünleri seçiyorsunuz. Her bir ürün farklı yerde olduğundan fişe her bir yer farklı bir damga vuruyor çok eğlenceli buldum. Ürünler taptaze ve genel olarak çok lezzetli fiyatlar ise harika ! Hamburger sekiz lira, pasta altı lira, ekler ve sütlü tatlılar beş lira, kumpir dokuz lira ve gözleme üç lira gibi aşırı uygun fiyatlar söz konusu Biz üç kişi tıka basa, tatlı, tuzlu sıcak-soğuk içecek aldık ve elli lira ödedik ki yani başka yerde aynı şeyleri alsam abartmıyorum yüz liradan aşağı tutmazdı belki de daha çok !
Fıstıklı pasta, ekler pasta, sütlaç ve aşure aldık. Bunların tadını zaten biliyordum. Ürün kalitesi fiyat- lezzet dengesi güzel. Ekler pastanın içi dolu dolu krema ve çok leziz doğrusu <3
Beni heyecanlandıran gözleme ve kumpir olmuştu. Gözleme üç kumpir ise dokuz lira malzemesiz sade kumpir ise beş lira. Bir hevesle gözleme sipariş ettik siparişi verirken neyli olduğunu söylemiyorsunuz da adedini söylüyorsunuz. Peynirli ve patatesli gözleme olduğunu öğrendik. Gözleme taze pamuk pamuk teyzeler var onlar anlık olarak açıyorlar çok hoş sohbet ve tatlılar. Gelelim gözlemeye; gözlemenin dışı böyle yağlı olur ya bunlar bildiğiniz kuruydu diyette falansanız harika yani. Peynirlinin içerisinde ki peynir çok az, yağsız ve çökel gibi bir şeydi. Patateslinin ise içerisinde patates ve tatlı pul biber vardı aceleden olsa gerek patatesli gözlemeyi kabuklu koyduklarından yerken sık sık içerisinden kabukları seçip çıkarmam gerekti...
Kumpirin malzemeleri içerisinde et yoktu ki hoşuma gitti ben de kumpirde çok fazla et çeşidi aramam. Mesela vejeteryansanız tam size göre bir kumpir malzeme seçeneği mevcut. Kumpirin patatesleri dışardakilere nazaran biraz küçüktü ziyan olmaması bakımından bu da bir artı ama kumpirin can damarı olan- bazı olan kaşar-tereyağı ikilisi yok gibi bir şeydi. Bak şimdi yazarken hayıflanıyorum keşke deseydim orada ki yöneticilere çünkü Sosyal Tesisler müşteri memnuniyetine her zaman değer veren ve gelişim için çalışan bir kurum biliyorum. Ama manzaranın büyüsü ile umrunuzda bile olmuyor diyebilirim.
Ben yediğim şeyleri yazmayı da sevdiğim için ekstradan belirtmek istedim doğrusu. Fiyatın ulaşılabilir olması elbette harika ancak kaşarlı gözleme için beş lira verebilirim ya da ıspanaklı için ya da kıymalı gözleme için sekiz lira hakkıdıırr helali hoş olsun derim ne var ki ? Ya da kumpirin tereyağı ve kaşarı dışarıdakiler gibi normal olsun şöyle kumpirimi yerken kaşarı uzasın isterim bunun içinde pekala on iki lira verebilirim.
Kısacası kumpir ve gözleme iyileşme istiyor. Bu arada hafta sonları döner ve köfte de varmış.
İstanbul'da yaşıyorsanız ya da İstanbul ile ilgili bir planınız varsa Çamlıca Tepesini es geçmeyin vakit kaybetmeden gidin görün ve istanbul'a bir daha aşık olun derim <3
Okuduğunuz için teşekkür ederim :)
Yorumlar
Yorum Gönder