Şifa Orucu Ya Da Water-Fasting Ya Da Heilfasten Erfahrung - Sonuçları
Bugün 23 Ağustos şifa orucum bittikten sonra ki ilk saatlerim. Aç değilim, susuz değilim, bitkin değilim bilakis baya enerjiğim. Vee biraz pişmanım... Yani o saatleri iyi yönetebilseydim hala devam ediyor olurdum. Sabah tuvalete çıktıktan sonra tartıldım ve dört kilo kaybettiğimi gördüm biraz bedenimde incelme de hissediyorum doğrusu. Peki neden bıraktım neden devam etmedim bu yazımda nedenler ve sonuçlar üzerine yazacağım.
Şifa orucuna başlarken çok büyük bir motivasyonla başladığım için sosyal hayatımda zerre bir gerileme olmadı ama kardeşimi hastaneye götürmem hem ekstra efor sarf etmeme hem de moralimin bozulmasına sebep olmuştu. O kriz anında aklıma ilk gelen şey su içmek olduğu için , susuz şifa orucunu sonlandırdım. İsteyerek başladım ve isteyerek bitirdim hepsi bu. İşin aslı tam kararında bir yerde sonlandırdığımı düşünüyorum ne çok geç ne çok erken peki neler oldu ne tecrübe ettim biraz da ondan bahsedeceğim...
1- Açlığın beni bu kadar mutlu edeceği hiç aklıma gelmezdi. Aç kalarak vücudumun kendine gerçek bir detoks yapmasını sağladım ve vücudum kendi işleriyle uğraşırken ben de bir şeyler yiyerek onun işini zorlaştırmadığım için çok mutlu hissediyordum. Bu dört gün boyunca mutlu, sakin ve pozitftim. Dert, tasa ve stress hiç semtime uğramadı.
2- Cilt tonumun renginde inanılmaz bir düzelme ve cildimde canlılık oldu. Cilt bakımına ne kadar önem verip hassas davrandığımı blogu takip edenler bilir ve şifa orucundan sonra asla böyle bir etki beklemiyordum. Cildimde gerginleşme, cilt tonumda düzelme, yanaklarımda tatlı bir pembelik, cildimde canlanma ve cildimde parlama oldu bu en çok şaşırdığım etki oldu evet !
3- Duyularımda bir hassasiyet söz konusu oldu. Özellikle seslere karşı öyle bir hassasiyetim var ki fısıltıları dahi duyar oldum diyebilirim.
4- Kafam daha dinç oldu. Şehir stresi kaynaklı herkesin yaşadığı belli bilinç bulanıklıkları oluyor ya bende de vardı haliyle ancak şimdi daha analitik düşünebiliyorum ve daha kolay hatırlayabiliyorum.
5- İnanılmaz şekilde bir sabır geldi bana ! Yani o kadar sabırlıyım ki yine şehirde yaşamanın verdiği bir stres faktörü olarak sürekli bir at yarışının içerisinde gibi ordan oraya savruluyorken zamanda bitiyor gibiydi. Ama şimdi zaman benim için kıyısında ılgıt ılgıt rüzgarlar esen tatlı minik bir dere, uzun uzun beklemek ise tadına varılmaz bir bal. Yani neden biliyor musunuz? Eminim. Çünkü başlayan herşeyin biteceğini ya da yolcunun yoluna varacağını biliyorum. Sokrates'in savunduğu düşüncelerden biri de insanın doğduğunda aslında herşeyi bildiğini ancak yaşadıkça bunları unuttuğunu ve hatırlatma yönetimi ile tekrar bildiği şeyleri hatırlayabileceğini anlattığı bir düşünce akımı var mesela. Evet sabretmek sürekli dillerden dillere destan gibi övülen ancak fiili uygulamaya gelince hep tökezlenen bir şey ya ben yaşadım ve öğrendim. Kısacası bazı şeyler öğretilemez ancak tecrübe edilir ya sabır da bunlardan biri... Yaptığım detoks ile zihinsel bir detoks da yaşadığımı düşünüyor ve hatırlıyorum !
6- Kesinlikle daha sağlıklı hissediyorum 13/6 olan normal tansiyonum bugün 10/6 olarak ölçüldü ne kadar mutlu hissettiğimi anlatamam gerçekten. Gribim de geçti, parmağımda dolama başlangıcı gibi bir şey vardı o dahi geçti ! Eminim kan değerlerimde düzelmeler de olmuştur yani vitamin ve mineral bakımından şükür bir sıkıntım yoktu çünkü.
7- Şifa orucuna başlamadan önce dizlerimden kıt-kıt diye sesler geliyordu kireçlenme ya da benzeri bir hastalık gibi düşünmüştüm. Oruç boyunca dizlerim çok ağrımıştı ama şimdi eskisine göre daha rahat yürüyorum bana kalırsa şifa orucu boyunca dizlerimde ki kireçlenmeler de gitti.
Son olarak Deniz bir daha yapar mısın? Dersen cevabım kesinlikle evet olur... Bu biraz inancımla alakalı ama bunu da paylaşmak isterim.
Arkadaşlar sadaka sadece para olarak verilmiyor biliyorsunuz, sağlığımız için de şükür edip sadaka vermenin manen çok faydası var. Ben daha önce görme engelli arkadaşlarımız için kitap okuyarak gözümün sadakasını kendimce vermeye çalıştım. Yine zaman zaman gönüllü işler yaparak elimden geldiğince bir şeyler tırmalıyorum. Bu sefer de bana sunulan nimetlerin ve sağlığımın sadakasını vermek istedim... Aç kalmak ne demek, hayatta kalmak ne demek, aç gözlülük yapmamak, birbirinin hakkını gözetmek, birbirine yardımcı olmak gibi bir çok soru sordum ve soruların cevabını buldum, huzurluyum.
İlk üç günü tamamlayarak kendimi biraz alıştırdım bundan sonra yine tecrübe etmek isterim çünkü bu paha biçilmez bir tecrübe emin olun.
Yazı dizimin sonuna geldim beni isterseniz sosyal medya hesaplarından takip edebilirsiniz. Yazmak istediğiniz ya da sormak istediğiniz sorular var ise mutlaka yazın ya da sorun lütfen !
Okuduğunuz için teşekkür ederim :)
Şifa orucuna başlarken çok büyük bir motivasyonla başladığım için sosyal hayatımda zerre bir gerileme olmadı ama kardeşimi hastaneye götürmem hem ekstra efor sarf etmeme hem de moralimin bozulmasına sebep olmuştu. O kriz anında aklıma ilk gelen şey su içmek olduğu için , susuz şifa orucunu sonlandırdım. İsteyerek başladım ve isteyerek bitirdim hepsi bu. İşin aslı tam kararında bir yerde sonlandırdığımı düşünüyorum ne çok geç ne çok erken peki neler oldu ne tecrübe ettim biraz da ondan bahsedeceğim...
1- Açlığın beni bu kadar mutlu edeceği hiç aklıma gelmezdi. Aç kalarak vücudumun kendine gerçek bir detoks yapmasını sağladım ve vücudum kendi işleriyle uğraşırken ben de bir şeyler yiyerek onun işini zorlaştırmadığım için çok mutlu hissediyordum. Bu dört gün boyunca mutlu, sakin ve pozitftim. Dert, tasa ve stress hiç semtime uğramadı.
2- Cilt tonumun renginde inanılmaz bir düzelme ve cildimde canlılık oldu. Cilt bakımına ne kadar önem verip hassas davrandığımı blogu takip edenler bilir ve şifa orucundan sonra asla böyle bir etki beklemiyordum. Cildimde gerginleşme, cilt tonumda düzelme, yanaklarımda tatlı bir pembelik, cildimde canlanma ve cildimde parlama oldu bu en çok şaşırdığım etki oldu evet !
3- Duyularımda bir hassasiyet söz konusu oldu. Özellikle seslere karşı öyle bir hassasiyetim var ki fısıltıları dahi duyar oldum diyebilirim.
4- Kafam daha dinç oldu. Şehir stresi kaynaklı herkesin yaşadığı belli bilinç bulanıklıkları oluyor ya bende de vardı haliyle ancak şimdi daha analitik düşünebiliyorum ve daha kolay hatırlayabiliyorum.
5- İnanılmaz şekilde bir sabır geldi bana ! Yani o kadar sabırlıyım ki yine şehirde yaşamanın verdiği bir stres faktörü olarak sürekli bir at yarışının içerisinde gibi ordan oraya savruluyorken zamanda bitiyor gibiydi. Ama şimdi zaman benim için kıyısında ılgıt ılgıt rüzgarlar esen tatlı minik bir dere, uzun uzun beklemek ise tadına varılmaz bir bal. Yani neden biliyor musunuz? Eminim. Çünkü başlayan herşeyin biteceğini ya da yolcunun yoluna varacağını biliyorum. Sokrates'in savunduğu düşüncelerden biri de insanın doğduğunda aslında herşeyi bildiğini ancak yaşadıkça bunları unuttuğunu ve hatırlatma yönetimi ile tekrar bildiği şeyleri hatırlayabileceğini anlattığı bir düşünce akımı var mesela. Evet sabretmek sürekli dillerden dillere destan gibi övülen ancak fiili uygulamaya gelince hep tökezlenen bir şey ya ben yaşadım ve öğrendim. Kısacası bazı şeyler öğretilemez ancak tecrübe edilir ya sabır da bunlardan biri... Yaptığım detoks ile zihinsel bir detoks da yaşadığımı düşünüyor ve hatırlıyorum !
6- Kesinlikle daha sağlıklı hissediyorum 13/6 olan normal tansiyonum bugün 10/6 olarak ölçüldü ne kadar mutlu hissettiğimi anlatamam gerçekten. Gribim de geçti, parmağımda dolama başlangıcı gibi bir şey vardı o dahi geçti ! Eminim kan değerlerimde düzelmeler de olmuştur yani vitamin ve mineral bakımından şükür bir sıkıntım yoktu çünkü.
7- Şifa orucuna başlamadan önce dizlerimden kıt-kıt diye sesler geliyordu kireçlenme ya da benzeri bir hastalık gibi düşünmüştüm. Oruç boyunca dizlerim çok ağrımıştı ama şimdi eskisine göre daha rahat yürüyorum bana kalırsa şifa orucu boyunca dizlerimde ki kireçlenmeler de gitti.
Son olarak Deniz bir daha yapar mısın? Dersen cevabım kesinlikle evet olur... Bu biraz inancımla alakalı ama bunu da paylaşmak isterim.
Arkadaşlar sadaka sadece para olarak verilmiyor biliyorsunuz, sağlığımız için de şükür edip sadaka vermenin manen çok faydası var. Ben daha önce görme engelli arkadaşlarımız için kitap okuyarak gözümün sadakasını kendimce vermeye çalıştım. Yine zaman zaman gönüllü işler yaparak elimden geldiğince bir şeyler tırmalıyorum. Bu sefer de bana sunulan nimetlerin ve sağlığımın sadakasını vermek istedim... Aç kalmak ne demek, hayatta kalmak ne demek, aç gözlülük yapmamak, birbirinin hakkını gözetmek, birbirine yardımcı olmak gibi bir çok soru sordum ve soruların cevabını buldum, huzurluyum.
İlk üç günü tamamlayarak kendimi biraz alıştırdım bundan sonra yine tecrübe etmek isterim çünkü bu paha biçilmez bir tecrübe emin olun.
Yazı dizimin sonuna geldim beni isterseniz sosyal medya hesaplarından takip edebilirsiniz. Yazmak istediğiniz ya da sormak istediğiniz sorular var ise mutlaka yazın ya da sorun lütfen !
Okuduğunuz için teşekkür ederim :)
Yorumlar
Yorum Gönder